"Türk teknik direktörlere yeterince değer verilmiyor" diye bence doğruluk payı çok fazla olmayan bir tabir var. Daha doğrusu, asıl Türk antrenörler bu değeri yükseltmek bir yana, bu kirli sisteme boyun eğerek dolaylı yoldan kendi kendilerini değersizleştiriyor. Hiçbiri idealist davranıp uzun vadeli düşüneyim demiyor ve bir kulübe imza atarken kendini koruyacak maddeleri koydurtmuyor. Tüm bunların yerine neredeyse hepsi sisteme ayak uydurup "nasılsa buradaki ömrüm birkaç ay" mantığıyla hareket ediyor ve kısa vadeli hedefler koyuyor. Kapı önüne koyulunca da hiç sesini çıkarmadan kısa süre içinde sitemin başka bir çarkına doğru yol alıyor.
Sonuçta Karaman'a yapılan büyük haksızlıktır. Ankaragücü'nün resmen cezasız kalıp fesatlıkla sürdürdüğü lig macerasına yakışan bir davranış olmuştur. Umarım Hikmet Karaman yönetimin baskılarından yılmaz ve bundan sonra tüm "yeterince değerli olmayan" Türk antrenörlere güzel bir örnek teşkil eder. En nihayetinde her zaman teknik/taktik anlamda değil, biraz da sosyal anlamda devrimcilere ihtiyacı var futbolumuzun.
0 yorum:
Yorum Gönder