Subscribe Twitter Twitter

22 Ocak 2011

Genç Taraftarlar Rahatsız


Farklı takım taraftarı 1000 kişinin bir amaç uğruna toplanıp seviyeli biçimde gösteri yapabilmesi her şeyden önce önemli bir adımdır bana göre. Başbakan’ın TT Arena açılışında uğradığı protestolara tepki göstermesi onları rahatsız etmiş. Öncelikle genel olarak Başbakan’ın veya partisinin yanlısı değilim. Ama kim olursa olsun, geçmiş veya mevcut icraatlarına bakmaksızın Başbakan’ın o stadın yapımındaki emeği az değil. Galatasaray taraftarının siyaseti tribünlere taşımasına kesinlikle karşı değilim. Politik bir derdin varsa her yerde her zaman söylersin ama orası yeri miydi? En azından Başbakan’ın emeğine bir nebze saygı duyarak ıslık çalmaz, alkış falan da tutmayıp stadı tamamen sessizleştirebilirlerdi. Yarın Başbakan o taraftara gelen çok ters bir hareket mi yaptı? O zaman bir sonraki iç saha maçında çıkıp yapardın tezahüratını, istediğin gibi protesto da ederdin. Orası ayrı. Ama stat yapımında önemli emeği olan birini bu şekilde ıslıklamak yersiz geldi bana.


Bugün Taksim’deki gösterinin de Başbakan’a karşı olduğunu sonradan öğrendim. Bence Adnan Polat’ın olay sonrası kendi taraftarının aleyhine yaptığı saçma sapan basın toplantısı daha bir protesto edilesiydi. İşine gelince taraftara sığın, tepkiden kaçmak için teknik direktörünü ona göre seç, ama Başbakan'dan azarı yiyince anında karşına al... Neresinden baksanız iki yüzlülük kokuyor.

Özetle; evet, futbolun özünde ve yönetiminde emekçileri olsun. Evet, gerektiğinde tribünde bile siyaset yapılsın. Taraftar yeri gelince birleşsin, sözünü söylesin. Ama bir şeye emek veren adamı sevmeseniz bile ıslıklamak yine de ters. Asıl ıslıklanması gereken, 100 yıldan uzun süredir sırtını politikacılara dayamadan iş beceremeyen kulüp yöneticilerine gitsin. Bu durumda asıl "şah ve padişah" olmadığının hatırlatılması gereken onlar çünkü.

2 yorum:

Unknown dedi ki...

rahatsız olan "genç taraftarlar"(ironiye binayen) olsaydı, ne stadta proteso olurdu ne de bugünkü yürüyüş...

sunay akkaya dedi ki...

o stad, tuzla tersanesinde ölüm korkusuyla çalışan emekçilerin, mecidiyeköy'de içki içen ayyaşların,karaköy'de bedenini pazarlayan fahişelerin vergileriyle yapıldı.. başbakanın oturduğu yerden verdiği iki talimatla değil..teşekkür edilip minnet duyulması gereken birileri varsa, bu başbakan değil, vergisini kaçırmayıp ödeyen millettir.. bir stad açılışına sükse yapmak üzre konuşmaya gelen başbakan, olayı çoktan siyasete dökmüştür, gelecek tepkiye kızmaya da hakkı yoktur.. kaldı ki ıslık, protestonun en hafifidir..o stattaki ahaliye başbakanın konuşmasını "sessizce" ve "itaatle" dinlettirecek kudret ne demokrasi hukukunda vardır, ne de "ahlaki hukukta"-eğer öyle bir hukuk varsa-.

Yorum Gönder

ShareThis

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...