Subscribe Twitter Twitter

14 Ağustos 2011

Wenger Solarken


Ben gözlerimi futbola açtığımdan bu yana Arsenal'in başında Arsene Wenger duruyor. Bu yıl da art arda 16. sezonuna başlıyor takımıyla. İngiltere'deki yılları boyunca saygı duyulacak işlere imza attığı tartışılmaz. İşe önce idman programını değiştirerek başlamıştı. İdman esnasındaki hayli disiplinli tavrının yanı sıra özellikle futbolcuların beslenme tarzıyla çok yakından ilgilenmesi, muhafazakar İngiltere için radikal kararlardı. Ne var ki futbolcularıyla arasının bir yandan oldukça yakın oluşu, bu disiplini kabul edilebilir seviyede tuttu. Tony Adams gibi alkolik bir futbolcu bile bir süre sonra İngiltere Milli Takımı'nın kaptanlığını üstlendi hatta. Ayrıca Wenger'in görev süresi boyunca takımdan ayrılan neredeyse her oyuncunun Arsenal ile bağları halen kuvvetli ise bunun öncelikli payı da Fransız menajere ait.

İdman sisteminden daha çok ön plana çıkan bir olgusu varsa Wenger'in, o da genç oyunculara verdiği yüksek önem. Dünyanın hemen her yerine 'scout' gönderdiğini, izlenen oyuncunun defalarca analiz edildiğini biliyoruz. Ama son yıllarda bu sistem sahada meyve vermekten uzak kaldı. Evet Arsenal halen genç yetenek bulup parlatabiliyor ancak yenilerin kalitesi eskileri bariz biçimde aratıyor. Aratmayanları da elinde tutamıyor artık Wenger. Örneğin son olarak 2005 yılındaki FA Cup'ı kazanan Wenger'in kadrosu şu şekildeydi: Lehmann - Lauren, Toure, Senderos, A. Cole - Fabregas, Vieira, Gilberto Silva - Pires, Bergkamp, Reyes. Şimdi bir önceki sezonu namağlup şampiyon tamamlamış bu kadronun bugünküyle bir tutulması mümkün mü?

Son kupa: 2005 FA Cup
6 yıllık bir kupasızlığın ardından geçen hafta Community Shield finalinde Manchester United'ı izledi bir de İngiltere. Ferguson'ın gençlerinin Ada'da bir haftadır nasıl konuşulduğu ortada. Smalling, Jones, Cleverley, Welbeck gibilerinin uzun yıllar United'a hizmet edeceğinden ve kupalar kazanacağından birçok kişinin şüphesi yok. Çünkü Ferguson'ın Wenger'den en büyük farkı, oyuncularının fiziksel, teknik ve mental olarak ne zaman United'ta oynamaya hazır olduklarını kestirebilmesi. İki menajer de genç bir oyuncudaki yeteneğin oldukça farkında. Nasıl yetiştireceğini de biliyor bu ikili. Ama istisnai durumlar haricinde Ferguson, United formasının ağırlığını gençlerine hemen hissettirmiyor. O raddeye gelene kadar kafa olarak ve teknik anlamda nispeten rahat yetişiyorlar. Fark da buradan kaynaklanıyor.

Bugün gelinen noktada Wenger için "olmayınca olmuyor" denebilir mi peki? Bir anlamda evet. Son kupasını kazandığından bu yana önce Chelsea, şimdi Manchester City ve biraz da Liverpool önemli yatırımlar sayesinde öne çıkıyor. United ise Ferguson orada durdukça bir tehdit zaten. Wenger'in bu ortamda yeni bir jenerasyon yaratmak için taraftarını bekletmesi artık çok daha zor. Taraftar başarı ister, kupa görmek ister haliyle. Genç oyuncu yetiştirmek elbette önemli. Ama hem onlara zaman kazandırmak, hem de sahada yeterli donanımı ve tecrübeyi sağlamak adına olgun futbolcular şart Arsenal için. Bu denge sağlanmadığı sürece Arsenal'deki günlerinin sonuna doğru gidiyor sanki Wenger. Belki de 4 Büyükler'in bir kademe altında yer alan, illaki kupa diye tutturmayan bir kulübe gitmesi onu şu durumda daha başarılı kılabilir.

0 yorum:

Yorum Gönder

ShareThis

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...