Son zamanlarda izlediğim en zevkli maçlardan biriydi bir kere... İlk 20 dakikasını kaçırdığım için pişmanım, zaten bu süreye bile 3 gol sığdı. İlk devre kendi yarı sahasından bile çıkamıyordu Real Madrid, ki zaten tribünlerden de homurtular yükselmeye başlamıştı. Bu arada Sevilla da gayet rahat paslaşarak rakip kalede tehlikeler yaratıyordu. Nitekim ilk devre 3-1 Sevilla lehine sonlandı ancak ikinci devre durum çok farklıydı. Madrid iyiden iyiye yükleniyordu. Özellikle Robben'in takımı sürükleyişi dikkatimi çekti, tabi Gago'ya da hakkını vermek gerek. 60. dakikadan sonra Sevilla iyice bunalmaya başlamıştı çünkü Madrid ekibinin hırsı görülmeye değerdi. 67 ve 69. dakikalarda atılan gollerle maçta bir anda eşitlik sağlandı. Bundan sonra da tüm hatlarıyla yüklendiler ancak geride açıklar da veriyorlardı. Bunu gören Jimenez hemen Capel'i oyuna alarak Schuster'e karşı kontra atak tehtidini öne sürdü. Yine de yükleniyordu Madrid, ancak bana göre maçın kaderini her türlü değiştiren adam olan Robben 77'de hırsının kurbanı olup oyundan atılınca işin rengi değişti. Oyun önce dengelendi, sonra Sevilla ani bir atakla 85'te golü buldu. Öyle de bitti müthiş maç. Sonrasında da Bernabeu tribünlerinde sallanan beyaz mendiller ve mahsun Schuster...
Haftaya Nou Camp'a çıkıyor Real Madrid ve şu an Barcelona ile puan farkı 9. "Barcelona'yı Nou Camp'ta yenmemiz imkansız, bu sezon onların sezonu" diyebilmiş Schuster maç sonrasında. Doğru demiş de, o sahaya 9 puan geride çıkacak (belki de çıkamayacak) olan ve bu sözleri söyleyen adamı o takımın başında tutarlar mı acaba...
Haftaya Nou Camp'a çıkıyor Real Madrid ve şu an Barcelona ile puan farkı 9. "Barcelona'yı Nou Camp'ta yenmemiz imkansız, bu sezon onların sezonu" diyebilmiş Schuster maç sonrasında. Doğru demiş de, o sahaya 9 puan geride çıkacak (belki de çıkamayacak) olan ve bu sözleri söyleyen adamı o takımın başında tutarlar mı acaba...
0 yorum:
Yorum Gönder