Daha birkaç ay öncesine kadar Demirören'e "yeter" diye bağırıyordu Beşiktaş taraftarı. Artık bir motto haline bile gelmeye başlamıştı o slogan. Uzun süre stada maç izlemeye gelmedi 'başkan'. Önce tribünü karıştırmak ve alttan çökertmek adına sözde küfür kampanyası başlattı. Kendince ıslah edecekti İnönü seyircisini. Ardından baktı olacak gibi değil, bu sefer kendini geri plana çekti. Yeni yönetim kadrosuyla beraber Serdar Adalı'nın adını daha sık duyar olduk. Bugün Quaresma ve Guti'nin takıma dahil olmasıyla birlikte tekrar Demirören'i en ön safhada görmeye başladık. Üstelik taraftarından tam destek alan bir başkan olarak. Tek yaptığı, kalitelerine ve takıma sağlayacakları potansiyel faydaya neredeyse hiçbir lafımın olmayacağı iki transfer... Karşılığında "yetmez Demirören" sloganını duymak. Kimse kusura bakmasın ama bu kulüp birkaç yıl alsa da çok kolay bayağılaştı. Taraftar, sözde o 'büyük kulüp' trendine uyarak kabına sığamadı ve iki transferle yelken indirir oldu. İsimleri ne olursa olsun, bu iki transfer geçmişi unutturmamalı. Beşiktaş, kulübünü taraftardan ziyade 20.000 kişilik kongresinin malı olarak gören bir başkana sahip halen. Kısaca tepede henüz değişen pek bir şey yok, olacak gibi de durmuyor. Ne yazık ki o taraftar da onlara ayak uyduruyor artık...
0 yorum:
Yorum Gönder